
İlkin 16.yy'da beliren kullanımı, 'kendisine fırlatılan her şeyi yutan' demektir. Daha sonra "gull" sözcüğü metaforik olarak genişlemiş ve her lafa inanan yani yutan insan eşlenimiyle "ahmak, kolay kandırılabilen" anlamlarını kazanmıştır. Tabi semantik dallanmanın hiyerarşisi tartışılsa da bildiğimiz şey, etimolojide anlam genişlemeleri konusunda ilk olarak daima somut anlamların soyutlara öncülük ettiğidir. Martı kuşunun (seagull) pek çok şeyi yutması, yemesi bundandır.
Hatta midesinden en fazla çöp çıkan kuş türü de martıdır. Çünkü ayırt etme becerisi azdır. Ancak tüm bunlara rağmen martı harika bir hayvandır. Neden mi ?
Çünkü beynini martı midesine çeviren insan bile bu kuştan bir ders çıkarabilir.
-gak (martı sesi neydi yahu?)
gak gak neler varmış burada böyle? :)
YanıtlaSil